ANYWISE ÜZERİNE
Modern Kentin Eleştirisi
Haidegger ve Jacobs farklı kavramlar aracılığı ile modern kentin eleştirisini yapıyorlar. Temelde kent, insan ve yer ilişkisi üzerinden bahsediliyor.
Jacobs; rasyonel, zonlara ayrılmış, önceden kurgulanmış, düzenli zaman dilimleri içinde fonksiyonların düzenli olarak dağıtıldığı modern kentin tam tersini savunmakta. Öyle ki varolan modern kentler de hayal edilen rasyonelliği içermemektedir. Burada Heidegger’in felsefe üzerinden kent mekan eleştirisi bu rasyonelliğin olmayacağı durumunu desteklemektedir. “desein” (being there) bir yerde varoluşumuz bulunduğumuz yer ile kurduğumuz ilişkinin bir sonucudur. Ve bu en temel, hayati olandır. Bu ilişki sadece işlevsel yönden tarif edilemez. Bu anlamda insan programlanmış, elektronik bir makine değildir. Gündelik yaşam pratikleri önceden belirlenmeyecek kadar görecelidir. Öne sürülen modern kent ; sabah ev balonundan çıkıp , iş balonuna girdiğimiz , öğlen yemek balonuna geçip hep beraber aynı yemekleri yediğimiz, akşam ev balonuna dönüp ertesi günün yine aynı geçeceği şüphesiz ve karşılaştığımız diğer insanların da farklı olmadığını bildiğimiz bir modern kentin 4. balonunda bulunma durumu. Bu durumun tam olarak gerçekleşemeyeceği fikri şehirciliğin, kentsel planlamanın bir takım formüller üzerinden geliştirilebilir bir şey değil tartışmaların, çatışmaların, yıkımların, yapımların üzerinden yarı organik bir oluşum olduğu söylenebilir.
Ge-Stell (Çerçeveleme) - Restand (Depolama)
Her şeyin el altında her an kullanıma hazır olarak bulunması durumu. Heidegger Ge-Stell (çerçeveleme) ile teknoloji aracılığı ile modern dünya ile olan ilişkiyi denetim altına almaya çalışıyor. Restand (daimi elde bulunanlar stoku) diyor buna da.
Heidegger bu düzenleme biçiminin hakim olduğu yerdeki diğer tüm açığa çıkma olanaklarını dışarı atacağını söylüyor. Ge-Stell’i teknolojik olmayan, güncel olan gerçeğin kendisini eldekilerin stoku olarak açığa çıkarma biçimi olarak tanımlıyor. Heidegger’in asıl bahsettiği varlığın kendini açığa çıkarma biçimidir. Belki de burada teknoloji yerine kullanılacak kelime teknik olmalıdır. Depolama meselesi de tekniğin bir sonucu olarak açığa çıkacaktır. Teknoloji ise deponun kendisidir. Bilgisayar, makineler, derme çatma bir kulübe, banka, v.s. bunlar ve diğerleri teknolojinin sağladığı yeni türdeki depolamalardır. Malzemenin doğasındaki potansiyeli hazırda kullanılabilir bir sermayeye çevirmek. Bu şekilde sürekli geleceğe yönelik düşünmek, zamanı bile geleceğe yönelik depolamak, her malzemeye potansiyel bir stok malzemesi olarak bakmak anın pratiklerini yaşamak adına bana biraz katı geldiğini söylemeliyim . Heideger’in Jacobs’tan ayrıldığı nokta bu olsa gerek. Jacobs üretim yapan köyleri ve gelişmekte olan küçük işletmelerin varolduğu kentlerinden bahsederken kent ve insan arasında daha içsel, ayrılamaz durumları dile getiriyor. Heidegger’deki rahatsız edici durum ise bulunduğumuz yer ve ilişki kurma biçimimizi çerçevelendirmesi. Öyle ki çerçeveleme aslında Heidegger'in denetim yöntemi.
29 Aralık 2008 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder